Språket som det ska översättas till: Turkiska
Türkiye'nin yeni Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın birliğe katılmak için gerekli olan ertelenmiş politik ve ekonomik yenilikleri devam ettirme hedefini yansıtan AB lehindeki yenilikçi bir kabineyi Çarşamba günü onayladı.
2005'te dışişleri bakanı olarak Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerine alınmasını sağlayan Gül, çoğunlukla Müslüman ama yasal olarak laik olan Türkiye'de, ordunun karşı olmasına rağmen, siyasette islamcı geçmişiyle başkan olan ilk politikacı.
Erdoğan Gül'ü cumhurbaşkanlığı köşkünde karşıladıktan sonra onun yerine Dışişleri Bakanı olarak Ali Babacan'ı atadı. Babacan, üyelik müzakerelerinde başmüzakereci görevinde kalmaya devam edecek.
Eski bankacı Nazım Ekren, hükümetin daha fazla ekonomik reformlar elde etmeye çalıştığı şu sıralarda önemli bir pozisyon olan Ekonomik Sorunların Koordinasyonundan sorumlu Bakanlığa tayin edilirken, Kemal Unakitan Maliye Bakanlığı görevinde kaldı.
Erdoğan muhabirlere "Yeni kabineyi, gelecek dönemde amaçlarımızı gerçekleştirmek için gerekli istidatlara sahip bir takım olarak hazırladım... Güçlü bir takım oluşturduğumuza inanıyorum." dedi.
Lider Ak Parti, Temmuz'daki parlamenter seçimlerinde ezici bir zafer kazandı, fakat Gül'den önceki Laik Cumhurbaşkan Ahmet Necdet Sezer'in engellemelerinden dolayı yeni hükümeti kuramamıştı.
Türkler, üst rütbeli subayların Salı günü yemin töreninde Gül'ü hiçe saymalarından sonra ordunun Gül'e karşı tepkisini yakından takip edecek. Askeri üst tabaka, Gül'ün başkanlığının laik düzeni yavaş yavaş yıkıma götüreceğinden korkuyor.
Türk ordusu, kendini Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Laik Cumhuriyetin esas koruyucusu olarak görüyor ve geçen 60 yılda dört hükümeti devirmiştir. Ordu bu türden son hareketini 1997 gibi yakın bir tarihte, Gül'ün de bakanlarından olduğu ve aşırı İslamcı olduğu düşünülen bir hükümete karşı yapmıştı.