Cucumis - Serviço de tradução on-line gratuito
. .



Tradução - Inglês-Turco - Young Goodman Brown

Estado atualTradução
Este texto está disponível nas seguintes línguas : InglêsTurco

Categoria Ficção / Estórias

Título
Young Goodman Brown
Texto
Enviado por cancnt
Idioma de origem: Inglês

3-
Methought as she spoke there was trouble in her face, as if a dream had warned her what work is to be done tonight. But no, no; it would kill her to think it.

8-
He had taken a dreary road, darkened by all the gloomiest trees of the forest, which barely stood aside to let the narrow path creep through, and closed immediately behind.

9-
he glanced fearfully behind him as he added, "What if the devil himself should be at my very elbow!"

12-
And yet, though the elder person was as simply clad as the younger, and as simple in manner too
12-
But the only thing about him that could be fixed upon as remarkable was his staff, which bore the likeness of a great black snake, so curiously wrought that it might almost be seen to twist and wriggle itself like a living serpent.

15-
Sayest thou so?" replied he of the serpent, smiling apart. "Let us walk on, nevertheless, reasoning as we go; and if I convince thee not thou shalt turn back. We are but a little way in the forest yet."

16-
"My father never went into the woods on such an errand, nor his father before him.
16-
We have been a race of honest men and good Christians since the days of the martyrs; and shall I be the first of the name of Brown that ever took this path and kept"

18-
If it be as thou gayest "
they never spoke of these matters ; or verily I marvel not seeing that the least rumor of the sort would have driven them from new England .

20 -
Howbeit

Título
Genç Dost Brown
Tradução
Turco

Traduzido por sukreth
Idioma alvo: Turco

3-
O konuşurken yüzündeki ifadeye bakarak bir sorunu olduğunu düşündüm, sanki bir rüya onu bu akşam hangi işin yapılacağı konusunda uyarmıştı. Ama; hayır hayır, onu düşünmek öldürürdü onu.

8-
Dar patikanın geçmesine ancak yetecek bir aralık bırakarak kenarlarda duran kasvetli ağaçlar tarafından karartılan hazin bir yolu seçmişti,

9-
Konuşmaya devam ederken arkasına korkuyla baktı, "Ya şeytan benim kendi dirseğimin ucunda olursa!"

12-
Ve yaşı büyük olan küçük olan kadar basit giyindiği ve aynı zamanda onun kadar basit de davrandığı halde
12-
Onun hakkında dikkate değer olduğu düşünülebilecek tek şey büyük siyah bir yılana benzeyen asasıydı. Neredeyse kıvrılıp bükülüyor gibi görünüyordu.

15-
Öyle mi diyorsun?" diye gülerek cevapladı yılana benzer asası olan. "Tartışarak yürüyelim. Eğer ben seni ikna edemezsem geri dönersin. Ormanda fazla ilerlemedik daha"

16-
"Ne babam ne de onun babası ormana böle bir ayak işi için gitmezdi.
16-
Şehitlerin zamanından beri dürüst insanlar ve iyi Hristiyanlar olduk ve ben de bu yolu seçen ve takip eden ilk Brown olayım.


18-
EÄŸer tahmin ettiÄŸin gibiyse"
bu konular hakkında hiç konuşmadılar ya da aslında ben hiç şaşırmıyorum ki bu türdeki en küçük bir söylenti onların Yeni İngiltere'den (Massachussetts) ayrılmasına neden olurdu.

20 -
Bununla beraber
Último validado ou editado por serba - 20 Agosto 2007 15:30