|
Oversettelse - Engelsk-Tyrkisk - imprimaturaNåværende status Oversettelse
Denne teksten kan bli sett i de følgende språkene:
| | | Kildespråk: Engelsk
The degree of darkness or lightness of imprimatura should be chosen in relation to the largest light area of the future painting, such as a white drape or a face. You can use only yellow ochre and lamp black. However, Prussian blue and burnt umber are added to accelerate drying of the next layers. The presence of Prussian blue and burnt umber in imprimatura enables you to make your mixture warmer or colder. |
|
| | | Språket det skal oversettes til: Tyrkisk
İmprimaturanın* koyuluk veya açıklık derecesi, yaratılacak olan resmin en geniş açık renkli alanına göre seçilmeli, beyaz bir perde yada bir yüz* gibi. Sadece hardal sarısı ve lamba-isi siyahı (renklerini) kullanabilirsiniz. Ancak, lacivert ve acı kahverengi, sonradan uygulanacak olan katmanların kurumasını hızlandırmak için eklenir. Bu iki renk, karışımı daha canlı, ya da daha donuk yapmanızı sağlar.**
| Anmerkninger gjeldende oversettelsen | *'imprimatura'='first paint layer'=> resmin başlangıcında, tablo yuzeyinin üzerine boyanmış şeffaf tonlu 'leke'. Hafif boya katmanları aracılığıyla ışıgın tabloya yansıtılması için kullanılan teknik. **Tekrari onlemek amaciyla, anlami degistirmeksizin, cevirideki son cumle kisaltilmistir. Literal cevirisi su sekildedir:'Bu iki rengin imprimatura’daki duruşu, karışımı daha canlı, ya da daha donuk yapmanızı sağlar.'
'face'=> ceviride 'yüz' olarak kullanildi, fakat 'yüzey' anlamini da cagristiriyor. 'yellow ochre'=> hardal sarisi rengi 'lamp black\=> lamba isi siyahi rengi 'prussian blue'=> prusya mavisi/lacivert rengi 'burnt umber'=> aci kahverengi 'warmer or colder'=> sozluk anlami 'daha sıcak ya da daha soğuk', fakat resim sanatinda renkler icin manasi 'daha sicak/canli ya da daha donuk/mat'. |
|
Senest vurdert og redigert av FIGEN KIRCI - 13 September 2012 19:21
Siste Innlegg | | | | | 15 Juni 2012 22:36 | | | merhaba violet-ist.
cevirinizi asagidaki noktalara gore duzeltmeniz rica ederim:
-imprimatura=>'arka fon'anlamina geliyor, yanilmiyorsam
-'drape ' burada 'kumas' veya 'perde' olarak kullanilmistir
-'lamp black'=> lamba is'i rengi'dir
-son iki cumlenin tercumesi iyilestirilebilir.
kolay gelsin.
| | | 17 Juni 2012 23:09 | | | Selam, Mesud!
Az once bu ceviriyi yapan arkadasimizin aktif olmadigini farkettim. Ceviriyi kendimce duzenledim, ama vakit buldugunda, senin de fikrini almak isterim.
(belki de bu durumda reddetmek daha dogrudur, ama isin icinde emek olunca yapamiyorum)
'Arka fon renginin koyuluk veya açıklık derecesi, yaratilacak olan resmin en geniş açık renkli alanına göre seçilmeli, beyaz bir kumaş (perde) yada bir yüz gibi.
Sadece hardal sarısı ve lamba-isi (siyahı) (renklerini) kullanabilirsiniz. Bununla beraber, lacivert/prusya mavisi ve aci kahverengi, sonradan uygulanacak olan katmanların kurumasıni hızlandirmak için eklenir. Bu iki rengin fon'da kullanilmasi,karışımınizi canlı yada donuk yapmanıza imkan sağlar.'
CC: Mesud2991 | | | 17 Juni 2012 23:49 | | | Selam,
İmprimatura: Beyaz bir alan sürelen ince bir saydam renk katmanı (ışığı azaltmak için kullanılıyormuş) Türkçesi nedir bilemem, konu bana uzak.
However --> Ancak, ama
warmer or colder --> daha sıcak ya da daha soğuk
| | | 17 Juni 2012 23:53 | | | Cok tesekkurler! | | | 3 September 2012 22:46 | | | Merhaba Figen Hanım,
face--> yüzey ('yüz' bana biraz garip geldi, insan yüzünü çağrıştıyor)
Belki ilk cümle şu şekilde kulağa daha hoş gelebilir, ama sadece bir öneri:
Boyamaya başlamadan önce imprimatura’nın koyuluk ve açıklık derecesi, tablonun açıklığı/parlaklığı en büyük olan alanına göre seçilmelidir, örneğin beyaz bir perde veya yüzey gibi.
Bir de son cümlede 'presence' yanlış çevrilmiş.
İmprimatura’daki bu iki rengin duruşu (kalitesi), karışımınızı daha canlı ya da daha donuk yapmanızı sağlar. | | | 4 September 2012 00:01 | | | yüzey,kumas veya nesne de olabilir tabi, alintinin konusuna bagli. ama, cogunlukla insan yüzü olan tablolarda kullanilan teknik oldugunu biliyorum, bu yüzden de 'yüz' kullandim. ilk okudugumda da 'bir yüz' seklinde algilamistim. ikilemde kaldim, dusuneyim. aslinda 'a face' denmis metinde, 'yuzey' olsaydi 'face of..' olmazmiydi?
son cumle icin katiliyorum | | | 4 September 2012 00:24 | | | Evet, haklısınız, ama her zaman tamlama şeklide olmasına gerek yok sanırım. Mesela şurada: http://www.ehow.com/video_7858199_draw-clock-face.html
"Such as a white drape or a [white] face" 'white' eksiltilmiş olarak düşündüm.
En iyisi beni boşverin. Kafa karıştırıyorum her zamanki gibi | | | 4 September 2012 00:42 | | | estağfurullah, ne demek...
ben oylama baslatmistim zaten, gelen yorumlari da gorelim, ona gore sonlandiralim. | | | 4 September 2012 11:57 | | | ARKADAŞLAR ÇABALARINIZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM konu güzel sanatlar dalının terimlerini içerdiğinden ufak tereddütler olmuş ama iy işti,tekrar TEŞEKKÜRLER.....
issos | | | 4 September 2012 12:03 | | | Rica ederiz | | | 6 September 2012 15:54 | | | Rica ederiz, issos!
Biz de, gosterdiginiz sabir ve anlayis icin tesekkur ederiz!
Aslinda bahsettiniz o tereddutlerimizin dogru ifadesini bize kisaca aktarirsaniz, size mutesekkir oluruz. Boylece ceviriyi duzeltip, sonladirabiliriz (gorevimizin son asamasi, elimizdeki her tercumenin kabulunu yapmak, yani onaylamak). | | | 7 September 2012 00:40 | | | dans la partie "Bu iki rengin imprimatura’daki duruşu", "imprimatura’daki duruşu" peut être enlevé car on sait qu'il s'agit de l'imprimatura et pas d'autre chose ; ainsi "Bu iki rengin" peut être simplifé en "Bu iki renk", 'renk' devenant sujet de la phrase. L'ensemble est alors allégé des répétitions. Ça donne : "Bu iki renk, karışımınızı daha canlı, ya da daha donuk yapmanızı sağlar." | | | 7 September 2012 20:03 | | | merhaba denta, yardimlarin icin tesekkurler! yazdiklarinizi turkce veya ingilizce anlatabilirmisiniz acaba?
hi denta, thank you for your help!
may I ask you if you can write all this in turkish or english? CC: denta | | | 20 Oktober 2012 21:14 | | | Merhaba Figen Hamın. Evet, acıklamaları türkçeden yapabilirim.
"Bu iki rengin imprimatura’daki duruşu" cümle parçasında, "imprimatura’daki duruşu" yazılmasada olur çünkü konu imprimatura'dır. Ve "Bu iki rengin" "Bu iki renk" şekilde değişebilir, böyle 'renk' cümlenin öznesi oluyor. Cümle tekrarlamalardan hafiflenmiştir. Cümle böyle oluyor : "Bu iki renk, karışımınızı daha canlı, ya da daha donuk yapmanızı sağlar."
Diğer mesajları okudum ve 'imprimatura' kelimesi zorluk çektiriyor. Araştırdım ve anladığıma göre, 'imprimatura' tablonun arka planın renkli oluşuna denir. Artık türkçede özel ismi var mıdır ? Özel terim olduğu için, öyle kalabilir (bence).
Cevap vermem gediçtim ama umarım yardımcı olmuşşurum. | | | 21 Oktober 2012 11:49 | | | yardimlarin icin cok tesekkurler, denta!
|
|
| |