Cucumis - 무료 온라인 번역 서비스
. .



번역 - 영어-터키어 - The Duke of Wellington, who won the ...

현재 상황번역
이 본문은 다음 언어들로 가능합니다: 영어터키어

분류 설명들 - 음식

제목
The Duke of Wellington, who won the ...
본문
eylemkansu에 의해서 게시됨
원문 언어: 영어

The Duke of Wellington, who won the Battle of Waterloo in 1815, was quite indifferent to food, so much so that his cooks often gave notice, despairing of using their culinary talents in his household. In spite of this, his name has been given to a fillet of beef, wrapped in puff pastry, so called perhaps because in its larger version the finished product looks like a highly polished riding or Wellington boot.

제목
1815 te Waterloo savaşını kazanan Dük Wellington
번역
터키어

Çevirmen에 의해서 번역되어짐
번역될 언어: 터키어

1815’te Waterloo Savaşını kazanan Dük Wellington yiyeceklere karşı oldukça ilgisizdi, hatta o kadar ki aşçıları onun hanesinde aşçılık hünerlerini kullanmaktan ümitlerini kestikleri için çoğu kez istifa ederlerdi. Buna rağmen, onun ismi puf böreğine sarmalanmış bir bonfileye verildi; sözüm ona, çünkü daha yaygın uyarlamaya göre, muhtemelen tamamlanan ürünün, güzelce cilalanmış binicilik ya da Wellington çizmesine benzemesi nedeniyle, bu isim verildi.

FIGEN KIRCI에 의해서 마지막으로 검증 또는 수정되었습니다 - 2012년 4월 20일 22:55





마지막 글

글쓴이
올리기

2012년 4월 2일 10:02

merdogan
게시물 갯수: 3769

aşçıları evde aşçılık yeteneklerini kullanmak ...> aşçıları ONUN EVİNDE aşçılık yeteneklerini kullanmak....

..muhtemelen sadece sözdedir çünkü görülüyorki; nihai ürünler arasında daha yaygın sürümü, oldukça parlak binicilik yada Wellington çizmesidir...> BU İSİM muhtemelen sadece sözdedir, çünkü İSMİN; nihai ürünler arasında daha yaygın OLAN sürümü, oldukça parlak CİLALI binicilik yada Wellington çizmesiNDE görülMEKTEDİR.

2012년 4월 2일 19:26

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
1815’te Waterloo Savaşını kazanan Dük Wellington yiyeceklere karşı oldukça ilgisizdi, hatta o kadar ki aşçıları onun hanesinde aşçılık hünerlerini kullanmaktan ümitlerini kestikleri için çoğu kez istifa ederlerdi. Buna rağmen, onun ismi puf böreğine sarmalanmış bir bonfile bifteğe verildi, muhtemelen daha geniş sürümünde nihai ürün güzelce cilalanmış binicilik ya da Wellington çizmesine benzediği için böyle bir isim verildi.

2012년 4월 3일 08:33

merdogan
게시물 갯수: 3769
Mesud'a katılıyorum,
Sadece son cümle için önerim;
" .... daha yaygın kabulde ise bonfileye; muhtemelen parlak şekilde cilalanmış binicilik ya da Wellington çizmesine benzemesi nedeniyle bu ismin verildiğidir."

2012년 4월 3일 13:59

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
Bence "its larger version", ürünün boyutunu kastediyor.

'parlak şekilde cilalanmış' bana pek doğru gelmiyor. Zaten 'cilalamak' 'parlatmak' demek değil mi? Bence cilanın kalitesini artıracak bir zarf bulunmalı. O yüzden 'güzelce' diyorum ben, daha farklı şeylerde kullanılabilir ama 'parlak şekilde' pek olmadı gibi.

'verildiÄŸidir'???

2012년 4월 3일 14:55

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
"...böyle bir isim verildi" yerine '...bu ismi aldı' desek daha güzel olur sanki.

2012년 4월 3일 15:25

merdogan
게시물 갯수: 3769
"Mat" cilada var.
" called " nedeniyle "verildi" diye düşündüm.

2012년 4월 3일 15:32

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
- Tamam. Ama burada sadece 'cilalanmış' diyor. Önünde de 'highly' var, onu 'parklak' diye çeviremeyiz.

- Edilgen bir cümleyi etken hale getirebiliriz. O yüzden 'so called' 'bu ismi aldı' diye çevrilebilir.

2012년 4월 3일 19:48

merdogan
게시물 갯수: 3769
Evet haklısınız ama binicilerin çizmesi "parlak" olur. Buradaki "highly", "yoğun" anlamında. İyice parlatmak için yoğun cila kullanıldı demek isteniyor.
Digeride doğru ama "isim" alınmaz , verilir.

2012년 4월 3일 20:36

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
Niye? İsim alınır. Mesela,

"Ebu Cehil'in bu ismi almasının sebebi elbette ne halk ne alimler ne de çevrede ki tarafsız insanlardır."

Bunu önermemim sebebi önceki cümlenin de edilgen yapıda olması; iki tane 'verildi' kulağı tırmalıyor.

Kaynak:http://www.sonsuz.us/

2012년 4월 3일 22:55

merdogan
게시물 갯수: 3769
Olmaz, çünkü sizde isminizi almadınız, size o isim verildi(kulağınız okundu).
Ebu Cehil'e de o isim daha doğrusu "lakap", "yaşadığı toplum" tarafından verildi, o almadı.
Kitaplarda yazılanların doğru olduğunu hemen kabul etmememiz, araştırmamız ve kaynaklarına inmemiz lazım. Çeviri hataları olabiliyor.

2012년 4월 3일 23:12

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
Doğrusu ben 'isim almak'ı çok duymuşumdur; bununla ilgili milyonlarca örnek bulabilirim size. İşte bi' tane daha:

"Bill Gates ve Paul Allen tarafından 4 Nisan 1975 tarihinde kurulan Microsoft ismini “microcomputer” (mikrobilgisayar) ve “software” (yazılım) kelimelerinden alıyor."

Kaynak: http://blog.evdetasarim.net/10-buyuk-markanin-isimlerindeki-anlam.html

2012년 4월 3일 23:31

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
Bir tane de benden gelsin.

"Doğduğumda vefat eden dedemin ismini aldım".

Ä°ngilizcesi "be named after".

2012년 4월 4일 23:10

merdogan
게시물 갯수: 3769

"Doğduğumda vefat eden dedemin ismini aldım." bence "Doğduğumda vefat eden dedemin ismini bana vermişler" olmalı.

and also , it is not "be named after" it is "called".

2012년 4월 5일 00:22

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
I was named after my grandfather, who passed away when I was born.

2012년 4월 5일 23:48

merdogan
게시물 갯수: 3769
Evet sen öyle çağrıldın, sana o şekilde çağrılma ön görüldü. O şekilde "çağrılman" için o isim verildi. "alma" eylemi için senin kabul etmen gerekirdi ama yeni doğmuş bir bebeğin bunu yapması olanaksız olduğu için o isim sana verildi.

2012년 4월 9일 00:37

FIGEN KIRCI
게시물 갯수: 2543
sevgili merdogan ve Mesud, yardimlariniz icin cok tesekkur ediyorum.


ceviriyi duzenledim, ama son cumle icin halen dusunmekteyim. yeni yorumlarinizi (olacagindan eminim) bekliyorum.

2012년 4월 9일 10:13

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
Gramer açısından bakıldığında son cümle benim önerdiğimi gibi olmalı. Sadece bazı sözcükler değiştirilebilir. Mesela 'geniş-->büyük', "böyle bir isim verildi-->bu ismi aldı".

2012년 4월 9일 13:05

merdogan
게시물 갯수: 3769
Bence tamamdır.

2012년 4월 9일 14:42

Mesud2991
게시물 갯수: 1331
Şimdi fark ettim son cümleyi değiştirmişsiniz.

- 'So called'a 'sözüm ona' demişsiniz sonra cümlenin sonunda onu bir daha çevirerek 'bu isim verildi' demişsiniz.

- 'large'in 'yaygın' anlamı var mı bilmiyorum. Benim o cümleden anladığım "bahsi geçen ürünün bir büyük modeli".