359 Source languageŠis tulkojums pieprasa tikai nozīmi. GüneÅŸin doÄŸuÅŸu gibi doÄŸuyorsun dünyama. DoÄŸuÅŸuyla... GüneÅŸin doÄŸuÅŸu gibi doÄŸuyorsun dünyama. DoÄŸuÅŸuyla ısıttığı yüreÄŸimin buz sarkıtları damla damla çözülmeye baÅŸlayıp, her bir damlanın çoÄŸalarak birleÅŸtiÄŸi, sevgiyle taÅŸan bir ÅŸelaleyi andırıyor adeta. Ayın dünyamızı aydınlattığı gibi zifiri karanlıklardan çıkarıp, ışıklarını saçıyorsun etrafıma. Öyle büyülü bir ışık ki bu, hayallerin gerçekleÅŸmesi gibi, adını koyamadığım düşünceler gibi, kapımı her an çalacak beklenen biri gibi. Completed translations You rise like a sun | |
385 Source language Jeg ville bringe deg solen, om du ble redd i... Jeg ville bringe deg solen, om du ble redd i mørket! Jeg ville stanset regnet, om du trengte tørke! Jeg ville fanget en stjerne, for å lyse din vei! Var dette mulig, ville jeg gjort det for deg! Jeg ville gitt deg regnbuen, om dagen var grå! Jeg ville stoppet tiden, så du kunne rekke å forstå! Jeg ville funnet verdens ende, om det var dit du ville dra... for alt jeg ønsker... er at du skal ha det bra…
Jeg Elsker Deg <3 <3 <3 Completed translations I would bring you the sun, If you got scared... sana y | |
844 Source language Sevmek çok zormuş Sevmemek çok zor Sevilmemek... Sevmek çok zormuş Sevmemek çok zor Sevilmemek çok zor Sevdim ama sevildimmi Bilemiyorum Ağlamak çok zor Ağlamamak çok zor Ağlayamamak çok zor Hergün seni kaderimden dileniyorum
Bir dilenciyim senden aşkı dilenen Her fırsatta hor görülüp belki gülüp alay edilen Bir dilenciyim geleceğini bilmeyen Senden ne para ne pul nede acımanı bekleyen
Kırdım kırılmayan Gururumu ve o çok değer verdiğim onurumu Serdim yollarına ömür boyu beslediğim büyüttüğüm Yaşatan umudumu Bekliyorum hergün Sen görmek için ve çizmen için kaderimin yolunu
Beklemek zormuş Sabretmek çok zor Bekletilmek çok zor Ömrümün her köşesinde seni bekliyorum
Aşk olmasaydı böylesine yanmazdım Senden bir melek yaratıp secde edip kalmazdım Ben ne dilenci Ne de bir gurursuzum Çok sevdiğim için böyle aşık böyle mutsuzum
Kırdım kırılmayan Gururumu ve o çok değer verdiğim onurumu Serdim yollarına ömür boyu beslediğim büyüttüğüm Yaşatan umudumu Bekliyorum hergün Sen görmek için ve çizmen için kaderimin yolunu Completed translations To love is very hard not to love is very hard... | |
406 Source languageŠis tulkojums pieprasa tikai nozīmi. Sabah aklımdaki ilk ÅŸey,gece aklımdaki son... Sabah aklımdaki ilk ÅŸey,gece aklımdaki son ÅŸeysin. Sesin bana huzur veriyor,gülüşün ise tarif edilemez bir mutluluk. Bir anda her ÅŸeyim oldun.Ama iyiki de oldun. Hayatımı deÄŸiÅŸtirdin.Ä°yi ki varsın iyi ki! Ama sensizlik her ÅŸeyden kötü. KeÅŸke seni bir kez görebilme ihtimalim olsaydı. Belki yanında deÄŸilim ama sen hep kalbimde olacaksın! Sen hep gül oldu mu?Yüzünden gülücükleri eksik etmeki biz de mutlu olalım. Åžunu sakın unutma!Seni herÅŸeyden çok seviyorum ve hepte öyle olacak. ingiliz ingilizcesi ile Completed translations You are the first thing... | |
| |
| |
134 Source language Pour celui que j'aime... Tu est l'homme de ma vie, tu le sais je te l'ai déjà dit. Tu es tout pour moi. J'aimerais rester toute ma vie à tes côtés. Je te jure de toujours t'aimer quoiqu'il arrive. Ce texte est destiné à une personne très importante de ma vie.
note : j'ai corrigé "je te l'ai déjà dis" avec "je te l'ai déjà dit"- voir lien dans le post dans le champ de la discussion - (09/16francky) Completed translations For the guy I love ... Per at djal qka e dashuroj... | |
| |
| |
321 Source language HAllo, es ist sehr schade, das du dich nicht... HAllo, was ist eigentlich los mit dir? Es ist sehr schade, das du dich nicht mehr meldest und eine Freundschaft so zu ende geht. Ich hätte zumindest erwartet, das du mir einen Grund mitteilst oder mir einfach sagst, das du keine Freundschaft mehr möchtest. Das wäre ja ok. Ich denke mal, das kann ich schon erwarten. Es wäre zumindest nach deinen Versprechen besser, als sich einfach nicht mehr zu melden. Completed translations Hello, it's a great pity that ... Merhaba çok yazık ki... | |
| |
185 Source languageŠis tulkojums pieprasa tikai nozīmi. Don't forget me so quickly Hi! Some nights I cried remembering how I was happy by your side... Please I need at least your friendship even if it be by Internet... Don't forget me so quickly. You don't need answer... Just think about it.. Hugs I met a turkish friend but we always spoke in english... but our friendship is gone now and I am trying to recover it. It's my last attempt. Completed translations bu kadar çabuk unutma ¡Hola! Algunas noches he llorado | |
| |
| |
| |
| |
| |
459 Source language Mail pour ma chérie Bonjour Chérie,
Je ne fais que de penser à ce beau moment que nous avons passé hier ! Pleins de douceur, de tendresse, d'amour.
Cette distance est difficile à supporter, mais les moments que nous passons ensemble sont de vrais moments de plaisir.
Je suis impatient d'être à notre prochain rendez-vous. J'espère que nous allons tenir, sans faiblesse, sans baisse de moral...
Pensons à tous ces jolis souvenirs que nous garderons longtemps dans nos esprits.
Merci d'être près de moi, merci d'être là ... Tu me fais beaucoup de bien...
Je ne pense qu'Ã toi...
Câlins !
Je t'aime. Bonjour,
Comme vous le devinez ce texte est pour ma chérie, je pense que le texte est clair. Le "câlin" à la fin est l'équivalent de "bisous". 'Hier' correspond à mercredi si le texte est traduit dans plusieurs jours. J'espère ne pas oublier de préciser une information utile pour vous.
Merci beaucoup aux personnes qui prendront le temps de traduire ce texte, c'est très gentil de votre part, et merci à ce site d'exister !! Completed translations Mail to my honey Zdravo draga, ... | |
| |
| |