Cucumis - Kostenloser Online-Übersetzungsdienst
. .



Übersetzung - Englisch-Türkisch - We have plenty of sounds that can call in those...

momentaner StatusÜbersetzung
Dieser Text ist in den folgenden Sprachen erhältlich: EnglischTürkisch

Kategorie Satz - Erkunden / Abenteuer

Diese Übersetzung erfordert nur die Bedeutung.
Titel
We have plenty of sounds that can call in those...
Text
Übermittelt von a_esmer
Herkunftssprache: Englisch

We have plenty of sounds that can call in those four species. Quail, I have quail distress sounds, but I can't say whether or not another quail would be attracted to that sound. I have plenty of distressed rabbit sounds. Most folks would use a rabbit distress to attract a fox or other predator. However, I have seen the occasional rabbit come to investigate. Pheasant, pretty much the same as with quail. I have distress sounds, but not sure how well it would work to attract one.

Titel
haykırabilen bu dört türden çok fazla ses alıyoruz...
Übersetzung
Türkisch

Übersetzt von fatos34
Zielsprache: Türkisch

Haykırabilen bu dört türden çok fazla ses alıyoruz. Bıldırcın, tehlike anında sıkıntılı bıldırcın sesini alıyorum ama ne olduğunu ya da başka bir bıldırcının bu sesten etklenip etkilenmediğini söyleyemem. Çok fazla tehlike anında olan sıkıntılı tavşan sesi alıyorum. Halkın çoğu tehlike anındaki sıkıntılı tavşanı, bir tilkiyi ya da başka bir yırtıcı hayvanı cezbetmek için kullanacaktı. Ama nadiren tavşanın incelemeye geldiğini gördüm. Sülün, bıldırcınla hemen hemen aynı. Tehlike anında sıkıntılı sesler duydum ama bunun başka bir tanesini cezbetmekte ne kadar işe yarayacağından emin değilim.
Zuletzt bestätigt oder bearbeitet von 44hazal44 - 17 Juni 2009 00:35





Letzte Beiträge

Autor
Beitrag

14 Juni 2009 01:43

merdogan
Anzahl der Beiträge: 3769
Merhaba fatos34,
Çevirilerinde Türkçe dilbilgisi kurallarına dikkat et lütfen.

15 Juni 2009 17:55

cheesecake
Anzahl der Beiträge: 980
Pretty much the same-> İngilizce'de "hemen hemen aynı" anlamına gelen bir kalıp bu yüzden cümle şöyle olmalı; "Sülün, bıldırcınla hemen hemen aynı."

En son cümlede "how well" nasıl değil de "ne kadar/ne derece işe yarayacağını... " dememiz gerekir.

Bir de bence "distress" için "ürkek" dememiz ne kadar doğru bilmiyorum. Bence distress sounds için "tehlike anındaki ses/sıkıntılı ses" demek daha doğru gibi geliyor