Uppruna mál: Turkiskt
Akşam dönüşünü beklemeli sabırsızlıkla. Gözleri yollardakalmalı ve kapıyı çalmadan açmalı…aşkla karşılamalı,hasretle sarılmalı boynuna, özlemle koklayıp, öpmeli,yıllarca uzak kalmışcasına! Her günü bir başka güzel olmalıyaşamın, bir başka özel, bir başka soluklanmalı her anında.Verdiği hiç bir şeyin yeterli olmadığını ...düşünüp, kahrolmalı,daha fazla ne yapabilirim diye düşünmeli.Mutluluk saçmalı etrafına.