| |
|
翻訳 - フランス語-トルコ語 - pendant que l'homme parlait,la plus petite fille...現状 翻訳
ドキュメントが次の言語に翻訳されました:
| pendant que l'homme parlait,la plus petite fille... | | 原稿の言語: フランス語
pendant que l'homme parlait,la plus petite fille aux grands yeux bleus étonnés me regardait,elle voyait ma peine et poussait de petits cris doux que je comprenais pas. Ses yeux étaient pleins de douceur et me faisaient penser a ceux de la Mère Barberin ou de Madame Milligan. Je devais apprendre à connaître mieux cette enfant, et à l'aimer vraiment. | | aksan eksıklıgı olabılır |
|
| | | 翻訳の言語: トルコ語
Adam konuşurken, daha küçük olan kız, büyük mavi gözleriyle hayretle bana baktı ve acımı anlayarak hafifçe feryat etti, anlamadım. Gözleri sevimlilikle doluydu ve bana madam Milligan veya annesi Barberini'i hatırlatıyordu. Bu cocuğu daha iyi tanımayı ve onu gerçekten sevmeyi öğrenmeliyim. |
|
最新記事 | | | | | 2008年 5月 12日 16:17 | | | merhaba verturdan
sadece son cümleyi yeniden gözden geçirmeni rica ediyorum, adını koyamadığım eksik birşeyler var...
turkishmiss ve signomi,
yanlış olduğunu düşündüğünüz kısımlar için fikirlerinize ihtiyacım var
selamlar | | | 2008年 5月 21日 03:27 | | | here goes a bridge Figen :
While the man spoke, the smallest girl with big blue astonished eyes looked at me she saw my sadness and slightly cried out, I didn’t understand. Her eyes was full of sweetness and made me think of the woman Barberin’s ones or Missis Milligan’s ones. I should learn to better know this child and to really like her. | | | 2008年 5月 21日 17:51 | | | oh miss, thank you very much indeed! | | | 2008年 5月 22日 12:44 | | | (yanlışlık varsa kusura bakmayn,) this part shoul be in the comment field | | | 2008年 5月 22日 14:58 | | | onu silmeyi düşünüyorum sybel
düzeltmeleri tek seferde yapacağım. diğer kontroller de bitene dek bekletiyorum olduğu gibi selamlar.
| | | 2008年 5月 24日 12:18 | | | en son cümle: bu cocuÄŸu daha iyi tanımayı ve onu gerçekten sevmeyi öğrenmeliyim. diyor | | | 2008年 5月 24日 16:23 | | | hi
finally I've made up this :
'Adam konuşurken, küçük olan kız, büyük mavi gözlerle hayretle bana baktı ve acımı anlayarak hafifçe ağladı, anlamadım.
Gözleri sevimlilikle doluydu ve bana madam Milligan veya annesi Barberini'i hatırlatıyordu.
Bu cocuğu daha iyi tanımayı ve onu gerçekten sevmeyi öğrenmeliyim.' ,
but I'm not sure for 1st sentence.
let's discuss, is there some knots according the french text?
Already thanks for your helps | | | 2008年 5月 26日 23:31 | | | It 's ok for me Figen, You've done a great job. | | | 2008年 5月 26日 23:35 | | | you too my dear, thanks |
|
| |
|