| |
|
번역 - 영어-터키어 - One morning when the master...현재 상황 번역
이 본문은 다음 언어들로 가능합니다:
| One morning when the master... | | 원문 언어: 영어
One morning when the master asked Joe to take a letter to a gentleman's house , john let him ride me. |
|
| | | 번역될 언어: 터키어
Bir sabah Sahip, Joe'dan bir beyefendinin evine mektup götürmesini isteyince, John üzerime binmesine izin verdi.
|
|
FIGEN KIRCI에 의해서 마지막으로 검증 또는 수정되었습니다 - 2012년 5월 12일 23:41
마지막 글 | | | | | 2012년 1월 22일 20:29 | | | Bey ile beyefendi arasındaki fark nedir? | | | 2012년 1월 22일 22:03 | | | Bir sabah üstat, Joe'dan bir beyefeNdinin evine mektup götürÃœLmesini isteyince, John ONUN üzerime binmesine izin verdi.
Bey,genel olarak bir erkegi ifade etmek icin kullanilan sözcük.
Beyefendi ise, yine bir erkegi ifade etmek için kullanılan genel nezaket sözcügü, üst makamda olan için kullanılan tanımlama. | | | 2012년 1월 22일 22:52 | | | - Metnin orijinaline bakıldığında, cümle edilgen deÄŸil dolayısıyla, "...götürmesini..." kısmında sorun yok. (ask someone to do something/birinden bir ÅŸey yapmasını istemek)
- "Onun" yazmamıza gerek yok.
- "Beyefendi" kısmına gelecek olursak, hem 'bey' hem de 'beyefendi' sözcüğü özel adların yerine kullanılan bir sözcüktür. Ben 'bey' kelimesini kullanmak istedim ama 44hazal44 onu 'beyefendi' olarak değiştirdi, o yüzden o soruyu sordum; aralarında bir fark var mı ki değiştirdiniz diye.
44hazal44,
Benim için fark etmez ikisi de aynı ama burada tercüman benim ve eÄŸer çeviride bir hata yoksa lütfen çevirime tecavüz etmeyin! | | | 2012년 1월 23일 14:10 | | | arkadaslar, bence evvela selinselime alintinin kaynagini sormali.
hikayeyi john'in ati anlatiyor ise sorun yok (bana 'siyah inci'/'black beauty' kitabini animsatti .
'master' burada 'sahip' anlaminda kullanilmistir.
buradan yola cikarak,
'bir sabah, sahibim/Sahip Joe'nin bir adamin/ beyefendinin evine mektup goturmesini isteyince, John beni surmesine izin verdi.', seklinde bir anlam cikiyor.
ama, eger ki bu teorim yanlissa, burada bir gariplik var demektir... ve yine ayni noktaya gelirim,selinselime danismaliyiz derim.
sevgiler
| | | 2012년 1월 25일 22:52 | | | Figen hanıma katılıyorum. | | | 2012년 1월 27일 13:17 | | | FIGEN KIRCI'nın önerisi bana da makul geldi, 'üstat' yerine 'sahip' desek daha iyi olur. | | | 2012년 1월 27일 16:12 | | | john onun beni arabayla götürmesine müsade etti. | | | 2012년 1월 27일 16:39 | | | Öncelikle 'ride'ın tanımı: binmek (at, bisiklet, motosiklet ya da ÅŸoförün baÅŸkası olduÄŸu araçlar).
Sizin dediÄŸiniz 'john let him drive me'. | | | 2012년 2월 7일 21:10 | | | | | | 2012년 2월 13일 22:29 | | | Anlamlı hale getirilip düzeltilmeli... | | | 2012년 2월 13일 22:49 | | | Nasıl anlamlı hale getirileceÄŸini söyleyin ki ona göre düzeltilsin. CC: Tolgatankut | | | 2012년 3월 4일 16:47 | | | Son kısmın anlamı üzerime binmek olarak çevrilmiÅŸ. Yanlıştır. | | | 2012년 3월 4일 17:29 | | | John let him ride ME --> 'me' dendiÄŸi için öyle çevirdim. Örn: John let him ride the bicycle olsaydı --> John, bisiklete binmesine izin verdi.
CC: doublediablo | | | 2012년 4월 20일 22:13 | | | Binmek doÄŸru. KonuÅŸan bir attır her halde. Ama bence merdoÄŸan'ın fikrine katılıyorum - "John ONUN üzerime binmesine izin verdi". | | | 2012년 4월 26일 12:11 | | | let him ride does not mean üzerime binmesine izin verdi. | | | 2012년 4월 26일 18:12 | | | No, but "let him ride me" does. | | | 2012년 4월 26일 19:01 | | | Merhaba kafetzou Hanım,
Önerinizi daha önce görmemiştim.
"Onun" gereksizdir ve çoğu kez kullanılmaz.
Misal: Gelmesini söyle=Onun gelmesini söyle.
| | | 2012년 4월 26일 19:04 | | | |
|
| |
|