Ciao, fortunatamente ho trovato qualcuno che mi aiuta con la traduzione in turco. Grazie per il tuo messaggio. Mi piacerebbe vederti presto e abbracciarti forte. Mandami il tuo indirizzo così posso spedirti un regalo. Anche se ci conosciamo poco ti voglio bene. Ti mando un bacio grande. A presto
Merhaba, neyse ki Türkçe çeviri için bana yardımcı olabilecek birini buldum. Mesajın için teşekkürler. Seni en kısa zamanda görmek ve sıkıca sarılmak istiyorum. Bana adresini gönder, böylelikle sana hediye gönderebilirim. Birbirimizi az tanımamıza rağmen seni sevdim. Kocaman öpüyorum. Yakında görüşürüz.
"Hi, fortunately I have found someone who can help me with the translation to Turkish. Thank you for your message. I would like to see you soon and to hug you tightly. Send me your address, so that I can send you a present. Even if we know each other little, I love you. I send you a big kiss. See you soon"
Here "I love you" doesn't express love, but affection (like among friends).