| |
1226 원문 언어 COLA'NIN 60 DK. COLA'NIN 60 DK. DA VÃœCUDA VERDİĞİ ZARARLAR
Bu haberi okuduktan sonra bir daha kola içer misiniz? 1 bardak kola 1 saatte vücütta neler yapıyor? İç ve Kalp Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, bir bardak kolanın 60 dakikada vücuda verdiği zararları anlattı.
İşte felakete götüren kısır döngü:
Prof. Dr. Karatay, 'kola içince vücudunuzda neler olduğunun farkında mısınız?' diyerek aşağıdaki açıklamayı yaptı:
1. İlk 10 dakikada: Kanınıza hemen 10 çay kaşığı kadar şeker girer. Bu normal günlük dozun 100 katı kadardır. Bulantınızın olmamasının nedeni içinde bulunan 'fosforik asiddir'.
2. İlk 20 dakikada: Kan şekeriniz aşırı şekilde yükselir. Bunun sonucu pankreasınızda aşırı derecede insülin salgılanır ve kan şekerinin fazlası karaciğerde yağ olarak depolanmaya başlar.
3. 40 dakika içinde: Kafeinin tamamı dolaşıma girmiş olur. Kan basıncı yükselir, karaciğerden daha fazla şeker yapılarak kana geçer ve kan şekeri tekrar yükselir.
4. 45 dakika içinde: Beyinde dopamin yapımı artar, mutluluk hissi başlar (eroinin etkisine benzer bir etki meydana gelir.)
5. 60 dakika içinde: Ani açlık hissi oluşur.
6. Tekrar kolaya ve tatlılara saldırısınız.
7. Bu kısır döngü devam ettiği süre karaciğer ve göbek yağlanması artar, vücudun tüm hücrelerinde LEPTİN ve İNSÜLİN DİRENCİ gelişir.
8. Şişmanlık hastalığını başlatmıştır ve bütün dejeneratif hastalıkların nedenidir.
Hala cola içmek istermisiniz? İçmem diyenler paylaşır mı acaba... 완성된 번역물 THE HARM THAT COKE... | |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
725 원문 언어 Più ci penso e più mi accorgo che "compagnia" non... Più ci penso e più mi accorgo che "compagnia" non è altro che una parola vuota, astratta, irreale, che presuppone a sua volta un concetto anche più astratto e irreale. Siamo da soli ad affrontare la vita, lo siamo sempre stati e sempre lo saremo. Nessun altro sarà lì accanto a noi in ogni momento cruciale e decisivo della nostra vita, nessuno. Sia perché questo rivelerebbe un elevato grado di perfezione dell'essere umano (e l'essere umano non è perfetto per definizione), sia perché alla fine le altre persone devono vivere la loro propria vita. Non contare su nessun altro al di fuori di te stesso, non sperare che arrivi qualcuno a salvare te o la situazione. Gli artefici della nostra vita siamo noi, e qualsiasi aiuto o supporto esterno che potrà giungerci sarà solo un frutto del caso, una coincidenza non prevista ed effimera, una cosa a cui sarà meglio non affidarsi all'occasione successiva. 완성된 번역물 Чем больше Ñ Ð½Ð°Ð´ Ñтим размышлÑÑŽ The more I think of it, the more I realize that “company†is only … | |
52 원문 언어 ... mit dem Engel reden Nächstens will ich mit dem Engel reden, ob er meine Augen anerkennt. These are the first two verses from an uncollected (and not well known) poem by Rainer Maria Rilke, written in 25.9.1914. I know the whole poem by heart, and understand well its meaning (even I've translated it into my own mother tongue); but I'd love to read these two verses in Latin, and in classical Greek. A fancy, perhaps; but quite an urge as well... 완성된 번역물 ... trobar-me amb l’Àngel Cum angelo loqui | |
581 원문 언어 Lettre d'intention 2007, une rencontre.
le 4 août 2007 a été le début d'une belle histoire. Dès le 1er jour, nous nous sommes promis d'être fidèles.
Le temps passe, avec des hauts et des bas. Mais notre amour est plus fort que les coups durs. Notre force : être deux, mais ne faire qu'un.
Après quatre ans d'une belle histoire, nous décidons d'aller plus loin : Le mariage. C'est donc librement et sans contraintes, que nous désirons confier notre amour à Dieu.
Plus qu'un mariage, une rencontre entre nos deux familles. Elles seront désormais unies à jamais.
Une fois unis devant Dieu et devant tous, un autre projet nous tient à cÅ“ur : celui de fonder une famille, d'élever nos enfants dans la foi de Dieu et de leur inculquer les valeurs chrétiennes. 완성된 번역물 Uma bela história | |
| |
284 원문 언어 traduction pour une association Construit au XIIIe siècle (1246-1264) par le supposé Eberhard d'Andlau, le château du Haut-Andlau est remarquable de par ses deux tours hautes et fines flanquant un large palais ainsi que par ses baies gothiques en grès rose. Classé monument historique en 1926, il appartient depuis 2002 à Guillaume d'Andlau qui a créé l'Association des Amis du Château d'Andlau en 2000. Bonjour,
je suis bénévole dans une association de restauration de château du moyen-âge et j'ai besoin que ce texte soit traduit en allemand pour un document.
merci d'avance 완성된 번역물 Ãœbersetzung für einen Verein | |
393 원문 언어 Ä°lk defa ayağıma kadar geldin ve ilk defa bu... Ä°lk defa ayağıma kadar geldin ve ilk defa bu kadar üzgün gördüm seni! Daha önce yanımda hiç aÄŸlamamıştın. BaÅŸucuma bıraktığın gülleri koklayamadım bile ve sen giderken ayaÄŸa kalkıp yolcu edemedim, Kusuruma bakma... Dün gece ölmüştüm... Duracağım burada... GidiÅŸini seyredeceÄŸim... Kıpırtısız, sakin gibi görüneceÄŸim.... Kavgasız olacak, fırtınasız olacak... Saçma sapan olacak... Organlarım birbirine vuracak... Arkandan sessiz bakacağım.... Ben yine salağı oynayacağım... 완성된 번역물 You came to me by yourself for the first time. Zum ersten Mal kamst du alleine zu mir | |
| |
| |
| |