bır sure sonra yalnız yasar.ardından gelen huzursuzluk. ve sonuc... yuregı bu acıya dayanamaz, ıntıhar eder. ıntıhardan once foto muhabırı bır arkadasına, cocugu kucagına alıp beslenme merkezıne goturmedıgı ıcın cok uzuldu
a while later he's living alone. then comes uneasiness and the result: his heart cannot take the pain anymore, he commits suicide. before the suicide, the photojournalist [tells] a friend that he is very sad that he did not pick up the child in his arms and take it to the nutrition centre
Bemerkungen zur Übersetzung
The verb (tells/says to/writes to) in the final sentence is missing.
Zuletzt bestätigt oder bearbeitet von kafetzou - 5 Mai 2007 16:30
"after a while he lives alone. Then comes uneasiness and the result ..."
Buradaki huzursuzluk muhabirin vicdan azabından gelen huzursuzluk. Dışarıdan onu huzursuz edenler yok.
"ve sonuç..." Bu huzursuzluklara dayanamaz ve intihar eder. Burada "ve sonuç:intihar"