"Shoot" , I muttered when the paper sliced my finger; I pulled it out to examine the damage. A single drop of blood oozed from the tiny cut. Edward threw himself at me, flinging me across the table...
Kağıt parmağımı kestiğinde "vur/ateş et" diye mırıldandım; yarayı incelemek için onu çekip çıkardım. Küçük yaradan tek bir damla kan sızdı. Edward üzerime atlayarak beni masanın üzerine savurdu...